El Cerrahisi | Ortopedi Ve Travmatoloji Uzmanı – Op.Dr.Numan ATILGAN
Ortopedi ve El Cerrahisinde Profesyonel Yaklaşım
El Cerrahisi
Median, Ulnar ve Radial Sinirin Kesilmesi veya Zedelenmesi: Klinik Bulgular, Tanı ve Tedavi Yaklaşımları
Median, ulnar ve radial sinirler, üst ekstremitenin motor ve duyusal innervasyonundan sorumlu ana periferik sinirlerdir. Bu sinirlerin kesilmesi veya zedelenmesi, travmatik yaralanmalar, penetran kesiler, kompresyonlar veya iatrojenik nedenlerle ortaya çıkabilir ve el fonksiyonlarında ciddi bozukluklara yol açar.
Median sinir zedelenmesi, genellikle el bileği ve önkol seviyesinde görülür ve başparmak, işaret ve orta parmakların duyu kaybı, opponens kaslarda güçsüzlük ile karakterizedir. Karpal tünel dışında, önkol seviyesinde de motor ve sensör defisitler görülebilir.
Ulnar sinir yaralanmaları, dirsek veya el bileği seviyesinde olabilir ve özellikle küçük parmak ve yüzük parmağın duyu kaybı, intrinsic kaslarda atrofi ve kavrama güçlüğü ile kendini gösterir. “Claw hand” deformitesi, kronik ulnar sinir zedelenmelerinin tipik bulgusudur.
Radial sinir yaralanmaları daha çok üst kol ve önkol bölgelerinde travmaya bağlı gelişir; el bileği düşüklüğü (wrist drop), parmakların ekstansiyon kaybı ve sırt elinde duyusal kayıp ile seyreder.
Tanısal süreçte ayrıntılı nörolojik muayene ve elektrofizyolojik testler (EMG, sinir ileti çalışmaları) hasarın lokalizasyonu ve derecesini belirlemek için kullanılır. Görüntüleme yöntemleri (MR nörografi, ultrasonografi) sinirin yapısal bütünlüğünün değerlendirilmesinde yardımcıdır.
Tedavi stratejisi, sinirin yaralanma tipi ve süresine bağlıdır. Tam kesilerde mikroskopik epinöral onarım veya sinir grefti uygulanırken, kısmi zedelenmelerde konservatif yaklaşım ve fizik tedavi ön plandadır. Erken cerrahi müdahale, sinir rejenerasyonunu ve fonksiyonel iyileşmeyi optimize eder. Uzun süreli sinir hasarında kas transferleri ve tendon rekonstrüksiyonu gibi rekonstrüktif cerrahi teknikler gerekebilir.
Sonuç olarak, median, ulnar ve radial sinir yaralanmaları multidisipliner yönetim gerektiren kompleks klinik tablolardır. Erken tanı, uygun cerrahi ve rehabilitasyon programları, üst ekstremite fonksiyonlarının korunması ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesi açısından kritik öneme sahiptir.
